Öğrendim ki

Öğrendim ki;
*Hiç kimseyi değiştiremezsin , sadece kendini değiştirebilirsin. Ama işte burada bir büyü oluyor. Kendini değiştirdiğinde, değiştirmek istediğin kişiyi değiştirebiliyorsun. Hem de ona hiç bir şey söylemene gerek dahi kalmadan. Zaten söylemek, eleştirmek, yargılamak hiç bir işe yaramıyor. Öyleyse niye yapıyoruz?  kendi egomuzu tatmin etmek için mi? "Ohhh söyledim rahatladım" demek için mi? O an rahatlarsın belki gerçekten ama o baldan tatlı öfke geçince vicdan hiç rahat bırakmaz ki seni. 
Öğrendim ki; 
*Eğer bir insan ahlaken yanlış bir şey yapıyorsa kendince çok mantıklı bir açıklama buluyor buna. Yani "minareyi çalan kılıfını hazırlıyor" önceden. Herkesin bir bahanesi var yaptıkları için. Hararetle savundukları. Bazen düşünüyorum bu bahaneye gerçekten inanıyorlar mı? Yoksa aslında içten içe yanlış olduğunu biliyorlar mı? Nerden mi biliyorum bunu? Tabi ki kendimden:) 
Öğrendim ki;
*Herkesin önemsenmeye ihtiyacı var. Sadece gülümsemek bile bazı insanları mutlu etmeye yetiyor. Önemsenme ve takdir edilmek en en en büyük ihtiyacımız. Ve bunu karşımızdakine hissettirmenin aslında çok kolay olduğunu öğrendim. Gözlerinin içine bakıp samimi bir ilgiyle onu dinlemek ve anlayışla bakmak. Bakarken de seni olduğun gibi kabul ediyorum" mesajını vermek. Bir deneyin bak. Sonuçlara inanamazsınız.
Öğrendim ki;
*"Bir şey varsa vardır, yoksa yoktur" . Bu ne mi demek? Birini seviyorsan seviyorsundur, sevmiyorsan sevmiyorsundur. Ya da bir şeyi istiyorsan istiyorsun, istemiyorsan istemiyorsundur. Örnekler çoğaltılabilir. Yani zorlama , deneme falan olmuyor.

4 yorum:

  1. Biliyoruz anlatmakla değişmez. Zaten anlatma ve açıklama aşamasına gelinmişse ters giden şey bu defa fecii ters gitmeye başlamıştır. Ama işte azıcık vizyon sahibi biriysen "dünya yine de yuvarlak" diyoruz. Sonra da ham yapıyorlar :)))

    YanıtlaSil
  2. Bu yazıdaki aydınlanma, saptamalar, yorumlamalar... Çok yerinde. Iyi günler dilerim.

    YanıtlaSil

Blogger tarafından desteklenmektedir.