Yavaşlamak-Milan Kundera

Cuma, Aralık 04, 2015
“Çağımızda unutma arzusu bir saplantı haline gelmiştir; bu nedenle, bu arzuyu tatmin etmek için hız iblisine teslim olmuştur çağımız; kendi anımsamak istemediğini bize anlatmak için hızını artırır; çünkü kendinden bıkmıştır; belleğin küçük titrek alevini söndürmek istemektedir.”
“Gözümüzün önüne en sıradan bir durum getirelim. Bir adam sokakta yürüyor. Birden bir şey anımsamak istiyor, ama anı uzaklaşıyor. O anda, kendiliğinden yürüyüşünü yavaşlatıyor. Buna karşılık, az önce kötü bir olayı unutmaya çalışan insan, hala çok yakınında olan zamanda, sanki bulunduğu yerden hemen uzaklaşmak istiyormuş gibi elinde olmadan yürüyüşünü hızlandırır. Varoluşun matematiğinde bu deneyim iki temel denklem biçimine girer: Yavaşlığın derecesi anının yoğunluğuyla doğru orantılıdır; hızın derecesi unutmanın yoğunluğuyla doğru orantılıdır.”
MİLAN KUNDERA
“Yavaşlık / La lenteur”

Yazıyla İlgili Düşüncelerinizi Yazabilirsiniz

2 yorum:

  1. MAVİANNE4 Aralık 2015 16:33

    hımmm güzel bir yaklaşım
    hız yapmalıyız ama; hem çalışıp hem annelik hem ev kadınlığı yapmak yavaşlığı unutturuyor malesef
    nasıl yavaşlayacağız
    sağlığım yerinde olsun koşayım :)))

    YanıtlaSil
  2. Unknown5 Aralık 2015 02:05

    Ne güzel dile getirmiş Milan Kundera.
    Gerçekten kaçmanın ve durumumuzu düşünmemenin bir yolu gibi kullanılıyor hız.
    Ben tatil gününde evinde oturamayan, kabına sığamayıp bunu enerjili ve sağlıklı olduğuna yoran, kendisiyle baş başa zevk alabileceği hiç bir hobisi olmayan insanlar tanıyorum yakın çevremden. Halbuki durup da kendisiyle yüzleşmekten korktuğunun da fakındayım.
    Ama aksi gibi onlar benim hayat tarzımı eleştiriyorlar :)
    Hastalıklı olan sensin, senin gereksiz hızın ve kaçma çaban demek istiyorum. Anlatamıyorum. Çünkü bu tarz insana göre ben kariyerini yakmış, boş işlerle uğraşan (ki sadece zevk aldığım ve beni besleyen bazı uğraşlarım var, kendi kendimle baş başa kalmadan, yavaşlamadan geçirdiğim tek bir gün dahi olsa bunalıma girerim) biriyim... Hayret... Sonunda taç takılan bir mutlu sonu yok kimsenin bu dünyada halbuki :)
    Bu önemli konuya temas eden yayının için çok teşekkür ederim... <3

    YanıtlaSil

Kaydol: Kayıt Yorumları ( Atom )
Blogger tarafından desteklenmektedir.